Evettt bugun sonunda evime geldim bu kisa 3 gunluk ziyaret cok ama cok keyifli gecti.. Cocukluk hayalim gercek oldu =)) (2. gun postunda goruceksiniz) Size bu 3 gunu kisaca fotograflarla anlatmaya karar verdim. Her post 1 gunu anlaticak sekilde, hadi bakalim basliyoruzzz..
1.Gun
Pazar gunu evden buyuk bir kosturmacayla ciktim, ve 4.00 otobusune yetismeyi basardim. Yanliz soyle bir sorun vardi ki otobus icin sira coktu, burda isler bazi konularda oldukca sacma ve Turkiye'den farkli yuruyor. Otobus firmasi fazladan bilet satiyor, sonra da "Erken Gelen Oturur hanimefendi napalim yani merkezi arayin" diye uste cikiyor (EGO sanki). Gecen sefer binemedigim icin yetkili kadina "ne demek yani siz 60 kisilik otobus icin 80 kisiye bilet satiyorsunuz sonra da suclu ben mi oluyorum" diye cikismistim, Allahtan bu sefer son 5'e kalmama ragmen binebildim.
Hartford'la New York arasi otobusle 3 saat (Express ise biraz daha hizli oluyor), yolculuk sirasinda o kadar yorgundum ki mumkun oldugu kadar uyudum. Otobus terminalinde (Port Authority) iner inmez Didi'yle bulustuk ve yemege nereye gidecegimize karar verdik. Elimde bavulum (guya benim bavulum ama tabiki Didi tasidi cogunlukla ne yaptiysam biraktiramadim ) vardi ama yine de eve gidip yeniden Manhattan'a inmeyi gozumuz yemedi, malum trafik, pazar aksami falan..Neyse kalamarlariyla meshur olan bir Turk restoranina gitmeye karar verdik ama basarili olamadik. Cunku orasi pazarlari kapaliymis =((
Biz de sonunda Manhattan'da West 4 'da bulunan Olive Tree Cafe'ye gittik, cok ama cok guzel bir yerdi. Bir yandan siparislerimizi verdik ( Mezze Salata ve Chicken shish kebap), bir yandan da orda da gosterilmekte olan Oscar'a goz attik. Orda gordugum kadariyla, Cate Blanchett'in elbisesi oldukca guzeldi (Herkesin beyenecegini sanmam cunku vintage havasi vardi). Tabii ki 15-20 dakka sonra ekip tamamlandi, Bal da kostur kostur yanimiza geldi.
Gunun olayi Didi'nin biz butun yemekleri bitirdikten sonra, kara tahta gibi olan masamiza tebesirle sessizce ve utanarak "DOYMADIM ASLI" yazisiydi. Ah benim arkadasim boyle derde biz yemege devam etmez miyiz, hemen kahvelerimizi ve NY Style Cheesecakelerimizi soyledik (Cilek de eklettik ustune pis bogaz oldugumuz icin ama ekletmez olsaydik, bildiginiz cilek receli gibiydi.) Hatta Bal fotograf cekerken Cheesecake'imizi cekmek istemedi, burun kivirdi, o derece kotuydu ustu yani !!! Yalniz simdi Olive Tree Cafe'nin hakkini yemek olmaz pita icinde gelen tavuk sis ve salata oldukca guzeldi =)) Kisa ve yorucu gecen birinci gunden iste bir diger fotograf =)) Bu arada Olive Tree Cafe'nin ekraninda Oscar baslamadan once eski siyah beyaz filmler gosteriliyordu..
Biliyorum birinci gun postu kisa ve az fotografli olmus olucak ama birkac saat NY'un tadini cikarabildim sadece, diger gunleri bekleyin !!!